Yeniden çip savaşları
Tülin Yalman
Tüm Yazıları
Beklenen diyeceğim zira ilk başından beri Trump'ın kazanacağını söyleyenlerdenim Amerika'nın seçiminde.
Trump kazanmanın verdiği moralle hızlıca ocakta başlayacağı başkanlık sürecinde yanında olacak bakanları belirleme telaşında.
Hatta bir tanesini açıkladı ki dünya şaşırmadı diyebiliriz, kampanyanın en başından beri en önemli destekçisi Elon Musk’ı, açılımını henüz kimse tam bilemese de Hükümet Verimliliği Bakanı olarak belirlenmesi merak ve şaşkınlık yarattı şimdiden.
Bu hafta da yine tanıdık bir ismi Dr. Mehmet Öz ü de sağlık sigortaları ile ilgili birimin başına getireceğini açıkladı.
Bir diğer iş insanı Vivek Ramaswamy’ı da aynı bakanlığa ataması, Trump’ın iş insanları arasında bakan tercih yapmasının güç dengelerinin bu anlamda etkileyeceği olarak algılandı.
Ekonomik dengeler arasında bir çok dosya altındaki konu başlığı da yeniden gündeme şimdiden gelmesi Trump dönemimin dünya güç dengeleri açısından sert geçeceğinin de işareti diye algılanıyor.
Özellikle Rusya-Ukrayna arasında 2 senedir devam eden savaş, Ortadoğu üçgenindeki İsrail’in hem Gazze hem Beyrut da devam eden kanlı eylemleri, İran’a tacizleri... Trump tarafında meraklı gözler, savaşla ilgili seçim döneminde ki söylevlerinin yerine getirilmesi, nasıl getirileceği merak konusu tüm dünyada.
Bir başka konu da var ki onunda sonunda savaş kelimesi oluştu.
Dünya çip savaşlarında iken Trump’ın yine seçim döneminde, başkanlığı kazandığı anda, görevi teslim aldığında masasındaki dosyada en başta olacak konu tam da bu işte “Çip Savaşları.”
Trump’ın yeniden başkan olması durumunda ABD’nin Çin ile olan çip rekabetini yeniden hızlandırması bekleniyordu, şimdi bu beklenti yerini korkuya bıraktı desek az değil.
Bu rekabet, teknoloji alanında kontrolü sağlamak amacıyla çip üretim kapasitelerini artırma ve teknoloji yatırımlarını koruma çabasını içeriyor. Trump, daha önce de Çin’e karşı katı bir ticaret politikası izlediği için, bu çip savaşlarının yeniden şiddetlenmesi olası görünüyor.
Bu çip savaşlarının etkileri arasında, özellikle ABD ve Çin merkezli teknoloji şirketlerinin rekabetini artırması, Asya’da çip üretim merkezlerinin önem kazanması ve yarı iletken tedarik zincirinde ciddi değişiklikler olması bulunuyor.
ABD’nin Çin’e yönelik kısıtlamaları arttırması durumunda, Çin kendi kendine yeten bir çip üretim ağı kurmaya yönelik yatırımlarını büyütebilir hazırlığında.
Trump kaldığı yerden devam ediyor dersek yanlış söylememiş oluruz.
2025 de küresel çip savaşı daha da şiddetlenecek.
Seçim sonuçlarının açıklanmasından hemen sonra ilk gündeme gelen başlık Amerika’nın teknoloji alanında yapacağı yaptırımsal adımların olması dikkat çekici.
Trump’ın kampanya zamanı sık dile getirdiği ve Amerika hakimiyetinde ki çip endüstrisini çalmakla suçladığı, özellikle de Tayvan’dan gelecek çiplere gümrük vergisi uygulaması beklenen ilk yaptırımlardan diyebiliriz.
Bilindiği üzere çip üretimin büyük bölümü Doğu Asya da gerçekleşiyor.
Tayvan ilk sırada üretimde Güney Kore ve Japonya’nda onu takip diğer ülkeler…
Görünen şu ki bu kış ülkeler arasında Amerika’nın güç dengelemesi açısından sert geçeceğe benziyor.