Zorlu süreç
İçinde bulunduğumuz Jenerasyonun gördüğü ne kaldı sorusu var dünden beri deli gibi aklımda. Sadece bende olmadığı da kesin öyle değil mi?
Sıralasak sayfalar yetmez de direkt konu başlığına dönersek; biliyorsunuz 19 Mart sabahı Türkiye de ekonomi ve siyaset gündemi sarsıcı şekilde değişerek başladı.
Yaşanılan siyasi süreç, akabinde Türk lirası oldukça sert bir düşüş yaşarken Euro 45’i, dolar da 42 TL’yi zorlayıverdi.
Ve piyasalar tabir-i caiz ise yangın yerine döndü. Akşam 17’yi piyasaların kapanma saatine kadar yangın alevlenerek devam etti ve ediyor da…
Borsa da durum daha da sertti .
Yaklaşık bir yıldır yatay seyreden Borsa İstanbul siyasi tartışmaların gölgesinde kalırken bir anda açılışla beraber yüzde 7’lik düşüş ve ardından yaşanılan panik sonrası devre kesici uygulaması başlaması ve verilen ara sonrası işlemlere devam edip, tarihinde ilkleri yaşayarak 2 sert düşüş ile bitirdi günü.
Dün de negatif açılışla başladı yeni güne yine.
Altın ise Amerika merkez bankasın FED in de faiz indirimi sinyali vermesi ve sıcak gündem ile rekor kırarak 4000 TL’ye yükseldi gramda.
Merkez Bankası dün açıklama yaparak döviz piyasasının sağlıklı çalışması, döviz kurlarında gözlenebilecek değişikliklerim engellenmesi ve döviz likiditesinin dengelenmesi amacıyla merkez bankası nezdinde Türk lirası uzlaşmalı vadeli döviz satımı yapacaklarını duyurdu.
Uluslararası olarak da ciddi yankı uyandıran dövizdeki ve altındaki bu yükselişin ardından önemli yatırım bankalarından JP Morgan siyasi gündemin sıcaklığı karşısında Türkiye’nin enflasyon beklentisine dair tahminini değiştirdiğini açıkladı ve yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 27.2 den 29.5 e yükseltti.
Yaşanılan Siyasi gündem sürecinde Türkiye’nin ekonomik toparlanmasının zarar görmesi kaçınılmaz yorumu yapan dış basın gelişmeleri görünen o ki yakın takipte sürdürecektir bir müddet daha...
Ne bekliyor bizleri dersek de tahminler alt üst, bekleyerek yaşayarak göreceğiz demek en yalın hali aslında sürecin…
—————————————————
Bugün Nevruz...
Baharın müjdecisi, doğa bayramı olarak da bilinen ve asırlardır devam eden gelenekleriyle, Adriyatik’ten Çin e kadar geniş bir Coğrafya da kutlanıyor biliyorsunuz Nevruz...
Bahar umut demek, yazın müjdesiyle güneşin daha cömert olduğu bir dönem demek.
Elbette özellikle sektörler için de ekonomi için de beklentilerin uzun soluklu olacağı dönem demek bahar...
Özellikle turizm de hareketlilik başta Antalya olmak üzere başladı bölgelerde.
Beklentiler yüksek, turizmciler umutlu.
Turizmciler haftaya başlayacak Ramazan Bayramı ve 2. ara tatil heyecanını, Paskalya ve hemen ardından Rusların mayıs başındaki uzun zafer bayramı ile çoktan birleştirmiş, hazırlıklarını yapmış durumdalar…
Hala dünyanın en önemli turizm ülkelerinden olan Türkiye, turizmde beklentisini bu yıldan çok yüksekte tutarak başlıyor sezona...
İç turizmde hareketlilik kültür yolu festivallerinde...
Özellikle Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından bu sene festival heyecanı 8 ay boyunca 20 ile yayılarak başlayacak olan Kültür Yolu Festivalleriyle canlanacak.
İlk festival 5 Nisan’da Adana’da başlayacak.
Bu sene 13. Portakal Çiçeği Karnavalı ile birleştirilen Adana Kültür Yolu Festivaline, Adana coşkuyla hazırlanıyor.
STK’larından yerel yönetimlerine bölge ekonomisinin büyük önem bağladığı, esnafın, turizmcilerin heyecanla beklediği Kültür yolu festivali, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy içinde çok önemsediği bir proje.
Bakan Ersoy’un Türkiye Kültür Yolu Festivali Projesini büyükşehirler statüsünde sürdürüldüğünü, önümüzdeki dönemde büyükşehirleri tamamladıktan sonra diğer şehirleri de kademeli olarak festival rotasına dahil edeceklerini açıklaması festivalin uluslararası anlamda da yakın zaman da gerçekleştirilmesinin de müjdecisi aslında…
Baharın, yazın coşkusunu her anlamda olumlu yaşayabilmek, hele ki içinde bulunduğumuz bu hafta siyasette ve ekonomi de yaşanılan sert rüzgarların bitişi anlamında da bir an önce olması dileğiyle...