Dünya Kaynak: BBC 14.01.2025 08:05

AfD göçmenler için kitlesel sınır dışı istiyor

Cumartesi günü ülkenin doğusunda Saksonya eyaletinin Riesa kentinde yapılan Almanya için Alternatif (AfD) Partisi'nin konferansında parti yetkilileri, Almanya'nın sınırlarını kapatma, Rus gazını satın almaya devam etme ve fiilen Avrupa Birliği'ni (AB) parçalama planlarını açıkladı.
AfD göçmenler için kitlesel sınır dışı istiyor

Alman medyasına göre, partinin uzlaştığı manifestoda, Paris İklim Anlaşması'ndan çıkma, para birimi olarak Euro kullanmaya son verme ve yeni bir eyaletler konfederasyonu kurmak da var.

Hatta AfD lideri Alice Weidel, kamuoyu önünde açıkça "yeniden göç ettirme" ifadesini kullandı. Bu ifadenin göçmen kökenlilerin kitlesel "dönüşü" yani "sınır dışı edilmeleri" anlamına geldiği düşünülüyor.

Konferans sürerken, Riesa'da binlerce AfD karşıtı gösterici toplantının yapıldığı salona erişimi engellemek için protesto düzenliyordu.

Alice Weidel sonunda kürsüye çıktığında, dışarıdaki eylemcileri "solcu çete" olarak tanımladı.

afd-1

Riesa kentinde AfD karşıtı protestolar düzenlendi.

Weidel konferans salonundaki delegelere "büyük boyutlu geri göndermelerden" söz etti, "Size karşı dürüst olmalıyım: Buna yeniden göç ettirme deniyorsa, öyle olacaktır: Yeniden göç ettirme" dedi.

Daha bir yıl önce bu çok tartışmalı kavramın merkezinde yer aldığı skandalla arasına mesafe koymaya çalışan Weidel için çarpıcı bir değişim...

Üst düzey AfD yetkililerinin, neo-Nazi geçmişi bulunan Avusturyalı aşırı sağcı Martin Sellner ile birlikte "yeniden göç ettirmenin" tartışıldığı bir toplantıya katıldığının ortaya çıkmasından sonra, ülke genelinde parti karşıtı eylemler düzenlenmişti.

Sellner, mülteciler, oturum hakkı bulunan bazı yabancılar ve "asimile olmayan" vatandaşların "yeniden göç ettirilmesinden" bahsediyordu.

Kamuoyu araştırmalarına göre AfD ikinci parti

"Yeniden göç ettirme" Avrupa aşırı sağında ilgi gören bir kavram olurken, bazıları yasal oturum sahiplerinin ülkeyi terk etmeye zorlanmayacağını iddia etti. Karşıtlarıysa "yeniden göç ettirmenin" sadece alenen ırkçı bir kitlesel sınır dışı planı için kullanılan bir terim olduğunu söylüyor.

Ancak Alice Weidel'in, seçimlerden haftalar önce bu terimi bizzat kullanması, AfD'nin öz güveninin arttığını ve daha da radikalleştiğini gösteriyor.

Weidel ayrıca iktidara gelmeleri halinde "utanç yel değirmenleri" diye tanımladığı rüzgar enerjisi tesislerini yıkacağını, AB'nin iltica sisteminden çıkacağını ve cinsiyet çalışmaları profesörlerini "işten atacağını" söyledi.

afd-2

Bjoern Hoecke

Almanya'daki kamuoyu araştırmalarına göre AfD ikinci parti ve zaten güçlü olduğu ülkenin doğusunda geçtiğimiz günlerde yapılan bölgesel seçimlerde kazanımlar elde etti.

Ancak, diğer partilerin işbirliği yapmayı reddetmesi nedeniyle AfD'nin iktidara gelmesi düşük bir ihtimal.

AfD'nin bazı kesimleri, iç istihbarat kuruluşlarınca "aşırı sağcı aşırılık yanlısı" diye sınıflandırılıyor.

Geçen yıl AfD'deki aşırılıkçıların göz bebeği Björn Höcke, Nazilerin SA milislerinin yasaklı sloganı "Alles für Deutschland -Her şey Almanya için" dediği gerekçesiyle iki kez para cezası aldı.

Daha önce tarih öğretmenliği yapan Höcke, bunun "günlük dile ait bir ifade" olduğunu söylemiş ve kökenlerini bilmediğini savunmuştu.

'Kuzu postundaki kurt' benzetmesi

Riesa'da hafta sonu yapılan konferansta bazı delegelerin , "Alles für Deutschland" sloganıyla kulağa neredeyse aynı gelen "Alice für Deutschland" sloganları atması da Alman medyasının dikkatini çekti.

Ancak AfD'li isimler sıklıkla taraflı medya ve kurulu düzen tarafından "şeytanlaştırıldıklarından" şikayet ediyor.

Alice Weidel'in eş başkanı ve şimdi başbakan adayı olduğu parti çok sayıda fırtınayı atlattı ve ulusal çapta yapılan kamuoyu yoklamalarında oyu yüzde 20 ve üzerinde seyrediyor.

Daha önce Goldman Sachs'ta çalışan Weidel, partinin sert yanlarını törpülemeye çalıştı.

Ancak AfD'ye şiddetle karşı çıkanlar, Weidel'ın partinin görünmesini istemediği yanlarını örtmeye çalışan bir "incir yaprağı" ya da Sosyal Demokrat bir siyasetçinin dediği gibi "kuzu postundaki kurt" diye tanımlıyor.

Fakat Weidel yine de Elon Musk'ın ile teknoloji milyarderinin sahibi olduğu X platformunda, partiye tam destek verdiği söyleşiden sonra kendisine dönen spot ışıklarının tadını çıkartıyor.

Weidel'ın söyleşi sırasında, komünizm karşıtlığı iyi bilinen Adolf Hitler'in "aslında bir komünist" olduğunu söylemesi kınanmıştı.

Parti böylece geçmişte olduğu gibi bir kez daha Nazi revizyonizmiyle suçlandı.

Björn Höcke de bir zamanlar Almanya'nın Nazi geçmişini ele alma biçiminin "180 derece değişmesi" çağrısı yapmıştı.

AfD'nin eski eş başkanlarından Alexander Gauland da Nazi dönemini "sadece 1000 yıldan uzun Almanya tarihindeki bir kuş pisliği" diye tanımlamıştı.

Ama yine de AfD'nin kurulu düzen ve göç karşıtı söylemi 23 Şubat'ta sandığa gidecek Almanya'da destekçi buluyor.