Aynı kişiler, İsrail savaş uçaklarının şehrin kuzey ve batıdaki girişlerinde ilerlemeye çalışan aşiretleri hedef aldığını da söylüyor.
Sabah saatlerinde Suriye içişleri bakanlığından bir yetkili, uluslararası haber ajanslarına, Suriye güvenlik güçlerinin Dürzilerle Bedeviler arasındaki çatışmalara müdahale etmek için bölgeye gitmek için hazırlandığını söyledi.
Birkaç saat sonra hem içişleri hem de savunma bakanlığından yetkililer, yine uluslararası haber ajanslarına, güvenlik güçlerinin kesinlikle bölgeye sevk edilmeyeceğini, böyle bir planları olmadığını söyledi.
İsrail, Şam yönetimine daha önce hiçbir Suriye askerinin güneye ilerlemesine izin vermeyeceğini, "sınırlarında İslamcı orduların konuşlanmasına müsaade etmeyeceğini" söylemişti.
Cuma günü İsrail de Süveyda'ya "insani yardım" göndereceğini açıkladı:
"Süveyda'da Dürzi toplumuna yönelik son saldırılar sonrası Dışişleri Bakanı Gideon Saar, bölgedeki Dürzilere acil insani yardım gönderilmesi emrini verdi."
Suriye geçiş hükümeti ise, Süveyda'daki Dürzi savaşçıları ateşkesi ihlal etmekle suçluyor.
Cumhurbaşkanlığı'ndan yapılan açıklamada, "kanun dışı güçlerin" sivillere karşı "korkunç şiddet" uyguladığı kaydedildi.
Kanun dışı güçler ifadesiyle silahlı Dürzi gruplar kastediliyor.
Cumhurbaşkanlığı ayrıca, "İsrail'in Suriye'nin içişlerine sürekli ve açık müdahalesinin, daha fazla kaosa ve yıkıma yol açarak bölgesel durumu daha da karmaşık hale getirdiği" uyarısını yaptı.
Suriye devlet medyası, İsrail'in Süveyda'daki saldırılarına devam ettiğini bildiriyor.
İsrail'in Dürzilerin çoğunlukta olduğu Burnad şehrine bir saldırı yaptığı da kaydediliyor.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, kendi ifadesiyle Dürzi azınlığı korumak için güç kullanmaya devam edeceğini söyledi.
Donald Trump'ın İsrail'in Suriye'ye düzenlediği son saldırıları desteklemediği ve saldırıları tepkiyle karşıladığı da bildiriliyor.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tammy Bruce, "Memnuniyetsizliğimizi açıkça belirttik, özellikle de Başkan'ın memnuniyetsizliğini... Bunun durdurulması için çok hızlı şekilde çalıştık" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan da kabine toplantısı sonrası, Suriye'deki gelişmeler nedeniyle İsrail'i suçladı ve "Gelinen aşamada bölgemizin en büyük sorunu, İsrail'in saldırganlığıdır" dedi.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) Pazar günü başlayan çatışmalarda yaklaşık altı yüz kişinin öldürüldüğünü bildiriyor.
İngiltere merkezli SOHR, Perşembe akşamı yaptığı açıklamada, Dürzi azınlığına mensup 300 kişinin öldürüldüğünü, bunların 146'sının savaşçı, 154'ünün sivil olduğunu duyurdu.
En az 257 hükümet personelinin ve 18 Bedevi savaşçının da öldürüldüğü kaydedildi.
Bilgilerini sahadaki yerel kaynaklarına dayandıran SOHR, hükümet güçleri çoğunluk olmak üzere ve bazı Dürzi savaşçıların da yargısız infaz yaptığını iddia ediyor.
Suriye'nin geçici cumhurbaşkanı Ahmed Şara, ülkenin Dürzi vatandaşlarını korumanın "önceliği" olduğunu söylemişti.
Süveyda'ya müdahale sırasında kanun dışı hareket eden hükümete bağlı güçlerin de soruşturulacağı sözünü vermişti.
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği'nden yapılan açıklamada da, Süveyda'daki durumun çok kritik ve endişe verici olduğu belirtildi. Çatışmalardan dolayı "şu an insani yardım ulaştırma kapasitemiz son derece kısıtlı. Tüm taraflar insani yardım geçişlerine izin vermeli" dedi.
BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk de, "Bu kan gölü ve insan hakları ihlalleri durmalı, tüm halkların uluslararası hukuka uygun şekilde korunması en önemli öncelik olmalıdır." açıklaması yaptı.
Bu noktaya nasıl gelindi?
Dürzi gruplar ve bölgedeki Bedevi aşiretler arasındaki çatışmalar 13 Temmuz Pazar günü başladı.
Daha sonra Bedevilerin vilayetin batı ve kuzeyindeki Dürzi yerleşimlerini hedef almasıyla çatışmalar Süveyda'nın diğer kısımlarına sıçradı.
Çatışmaların büyümesi ile Şam hükümeti bölgeye 14 Temmuz'dan itibaren zırhlı güçlerini gönderdi.
15 Temmuz'da Şam yönetimi güçlerinin kente girmesiyle İsrail zırhlı araçlara hava saldırıları yaptı.
16 Temmuz'da İsrail, Şam'daki Savunma Bakanlığı'nı ve cumhurbaşkanlığına yakın bir askeri noktayı hedef aldı.
Aynı gün ABD, tüm taraflar arasında bir anlaşma sağlandığını kaydetti. Bu açıklamalar sonrası Şam yönetimine bağlı güçler Süveyda'dan çekildi.
17 Temmuz'da ise bölgeden yeniden silahlı çatışma haberleri geldi.
Suriye devlet medyası da, İsrail'in Süveyda'da Dürzilerin çoğunlukta olduğu ve çatışmaların yaşandığı bölgelerde yeni saldırı düzenledi.
Faklı Dürzi gruplar var
Dürziler, Şam yönetiminin Mayıs ayındaki çatışmalar sonrası varılan anlaşmayı ihlâl ettiğini savunuyordu.
Dürzi liderler, Şam yönetimine karşı olmadıklarını ve Dürzi grupların da yer alacağı bir üniformalı güvenlik biriminin kurulması konusunda "aylar önce" devletle anlaşıldığını savunuyor.
Dürzi çoğunluğun yaşadığı bölgelerde topluluklar farklı şeyhlerin nüfuzunu kabul ediyor.
Bazı gruplar iç savaş boyunca silahlanarak kendilerini korumayı öğrendiklerini; yeni İslamcı yönetime güvenemeyeceklerini söylüyor ve kendi özerk yönetimlerini oluşturmak istiyor.
Bazı gruplar Suriye'deki merkezi yapıyla anlaşmak ve eski düzeni korumaktan yana; bu konuda Şam'daki yeni yönetime de güveniyor.
Suriye, 2011'de patlak veren iç savaş öncesi 700 bin Dürziye ev sahipliği yapıyordu.
Azınlığın büyük kısmı hâlâ Süveyda vilayetinde yaşıyor.