Bu işin peşini bırakmak istemedim, o yüzden metro vagonunda bunun sorumlusunu bulmaya çalıştım.
İki sonraki istasyona varana kadar her yüzü inceledim. O durakta metrodan inerken bir kere daha aynı fotoğraf geldi.
Şahsı tespit ettim ve arkasında yürümeye başladım. Ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. Bu gerçekten o mu? Yoksa değil mi?
Fotoğraftaki gibi uzun ince bacakları, benzer bir suratı ve ince kolları vardı ama ona ne demem gerekir? Asansörde arkasında durdum ve telefon ekranında fotoğraflar ve AirDrop uygulamalarının açık olduğunu gördüm.
Fakat gözlerime baktığında içimdeki öfke ve zihnimde hazırladığım küfürler bir anda yok oldu. Hiçbir şey diyemedim. Neden böyle bir şey yaptığını sorup onu suçlayamadım. Böyle bir şey yapmak için fazlasıyla korkmuştum ve kendimi "Öfkeli bakışlarımdan anlamıştır" diye avuttum.
Gerçek şu ki, ne kadar güçlü olduğumu düşünürsem düşüneyim, beni bir fotoğrafla güçsüz bir insana dönüştürdü, aşağılanmış hissettirdi ve kendi hakkımı savunamayan bir konuma soktu. Bu his bütün gün sürdü ve hâlâ ara ara aklıma geliyor.
Toplu taşıma araçlarında AirDrop ile çıplak fotoğraf gönderme konusunu internetten araştırdığımda bunun bir isminin olduğunu gördüm: Siber teşhircilik.
AirDrop'un tanımadığınız kişilerin size dosya göndermesine izin vermesi nedeniyle bunun çok fazla kişiyi etkileyen genel bir sorun olduğunu da gördüm.
AirDrop nasıl çalışıyor?
Apple AirDrop hizmetini 2011'de piyasaya sürdü. Amaç, Apple kullanıcılarının cihazları arasında kablosuz ve hızlı bir şekilde dosya paylaşımı yapmasını sağlamaktı.
Bu uygulama fotoğraf, video, rehber veya başka belgeleri paylaşmak için kullanılabiliyor fakat sadece Apple cihazları arasında çalışıyor.
AirDrop hem Bluetooth hem de kablosuz interneti kullanıyor ve bu iki ağ bağlantısının da açık konumda olması, veri paylaşımının ise kapalı olması gerekiyor.
AirDrop, 2013'te çıkan iOS7 işletim sistemi veya daha yeni işletim sistemlerinde çalışıyor.
Ayarlar menüsünde AirDrop'u yalnızca rehberinizdeki kişilerin size dosya gönderebilmesini sağlayacak şekilde ayarlamanız mümkün.
Android kullanan telefonlarda da Android Beam adlı benzer bir hizmet bulunuyor. Android Beam ise NFC ile çalışıyor.
Siber teşhircilikten şikayetçi olan başka kadınlar da bulunuyor.
Bunlardan biri olan Emma Wilson, maruz kaldığı teşhirciliği Londra'daki toplu taşıma polisine bildirdikten sonra erkek görevlinin kendisine "bunu araştırmamız mümkün değil" demesi nedeniyle hâlâ öfkeli. Görevli, bu tür çok olay olduğunu ve ortada soruşturma başlatacak kadar bilgi olmadığını söylemiş ve "Bunlar sadece birer fotoğraf" diye eklemiş.
Görevlinin tavsiyesi kamusal alanlarda AirDrop'u kapatması olmuş.
Apple da bu tür mesajlardan sakınmak için AirDrop'u kapalı tutmayı veya sadece rehberinizde kayıtlı olan kişilere açmanızı tavsiye ediyor.
Londra'daki toplu taşıma polisi dedektifi Ashley Cooper her ay bu şekilde 2-3 şikayet aldıklarını söylüyor ve o da kullanıcıların ayarlarını gözden geçirmesini tavsiye ediyor.
Öte yandan Kadına Karşı Şiddeti Sonlandırma Koalisyonu (End Violence Against Women Coalition) Eş Direktörü Rachel Krys, yetkililerin bu yönde tavsiye vermektense bu davranışlara karşı adım atması gerektiğini düşünüyor:
"Polis kadınlara yapması gerekenleri söylemeyi bırakmalı. Kadınlar, erkeklerin mahremiyetlerini ihlal edebileceği gerekçesiyle davranışlarını değiştirmek zorunda değil."
Emma da kullanışlı bir özelliği kapatmak yerine, erkeklerin, bu tür fotoğraflar göndermeyi bırakması gerektiği düşüncesinde:
"Teknolojinin, kadınların erkekleri tavize kışkırtmamak için dikkatli kullanılması gereken bir şey olarak görüldüğü bir sistemde yaşadığımız için çıldırıyorum."
İngiliz hükümeti de insanların cep telefonlarına erkek cinsel organları resimleri gönderilmesini engellemek için çalışma yürütüyor.
Avam Kamarası Kadınlar ve Eşitlikler Komitesi tarafından sunulan bir yasa tasarısı, bu davranışları engellerken "kadınlara davranışlarını değiştirmelerini söylemektense tacizci olmayı tercih eden erkeklerin davranışlarını değiştirmeyi" hedefliyor.
Tasarı, erkeklere yönelik yeni programlarla her türden cinsel tacizi azaltmayı hedefliyor.
Detektif Cooper, çoğu siber teşhircilik olayının mağdurların olayı yeterince ciddi bir suç olarak görmemesi veya kime şikayet edeceğini bilmemeleri nedeniyle bildirilmediğini söylüyor.
BBCTeknoloji Muhabiri Zoe Kleinman
