Dünyanın birçok ülkesinden varlıklı kesimin hatırı sayılır servetlerini mevduat olarak elinde bulunduran İsviçre bankalarının uzun yıllar en büyük özelliklerinden biri hesaplarındaki gizlilik oldu. Başta ABD olmak üzere Almanya ve İngitere gibi ülkeler ise çok uzun bir süredir İsviçre bankalarının vergi kaçakçılığına karşı mücadelede daha şeffaf olmasını talep ediyordu.
Uluslararası siyasi baskılar sonucunda İsviçre, kendi ülkelerinde vergi soruşturması nedeniyle aranan ve vergi kaçırdığı tahmin edilen uluslararası kişi ve şirketlerin adlarını internet üzerinden açıklamaya başladı. İsviçre Resmi Gazetesi’nin internet sayfasında yer alan listede söz konusu kişilerin isim, doğum tarihi ve milliyetlerine ilişkin bilgiler yer alıyor. ABD vatandaşlarının ise isimlerinin sadece baş harfleri veriliyor.
Konuyla ilgili bir açıklama yapan İsviçre Maliye Bakanlığı sözcüsü İsviçre bankalarında hesabı bulunan ve hakkında vatandaşı oldukları ülke tarafından bilgi istenen kişilerin listesinin yayımlanmaya başlamasının amacının insanları deşifre etmek olmadığını, tersine söz konusu kişilere haklarındaki vergi soruşturmasına itiraz, gerektiğinde avukat tutma ve hukuki girişimde bulunma şansının verilmesi olduğunu söyledi. Yayınlanmaya başlayan isimler arasında çok sayıda Alman da var, ayrıca Almanlara ait firma isimleri ve adresleri de listede bulunuyor. Bu tarzda dünya çapında ilk kez yapılan girişimi vergi kaçakçılığı konusunda tabuları yıkmak olarak niteleyenlerin yanısıra, eleştirenler de var. Eleştirilen nokta söz konusu listedeki isimlere sadece maliye ve vergi birimleri değil, isteyen herkezin bakabilmesi.
Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı OECD’nin tahminlerine göre İsviçre bankalarındaki gizli hesaplarda 2 trilyon Euro bulunuyor, sadece Almanya, paralarını İsviçre’de tutan ve dolayısıyla vergi kaçıran zenginlerin paralarını İsviçre bankalarına yatırmasından dolayı, her yıl 5 milyar Euro vergi kaybına uğradığını savunuyor. İsviçre bankalarında 100 binin üzerinde Alman vatandaşının hesabı bulunduğu tahmin ediliyor. Berlin son yıllarda bu hesapların kimlere ait olduğunu belirlemek için İsviçre nezdinde yoğun girişimde bulundu.
Federal Maliye Bakanı Wolfgang Schaeuble’nin 2010 ve 2013 yıllarında içinde Alman vergi kaçakçılarının ismilerinin bulunduğu CD'leri yüklü miktarda paralar ödeyerek satın alması, ardından Alman futbolunun efsanevi isimlerinden Bayern Münih’in eski Başkanı Uli Hoeness’in İsviçre’ye vergi kaçakçılığı suçlamasıyla yargılandığı davada 3,5 yıl hapse mahkum olması sonrasında kendilerini Alman maliye dairelerine ihbar edenlerin sayısında patlamaya neden oldu.
Bu arada İsviçre merkezli UBS Bankası hakkında Rheinland Pfalz Eyaleti Yüksek Mahkemesi' tarafından ‘vergi kaçırmaya yardımcı olmak’ açılan soruşturmada banka 300 milyon Euro cezaya çaptırıldı.
Öte yandan Türkiye ile İsviçre arasında 2013’de yürürlüğe giren ‘Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması’na göre, Türkiye Maliyesi Türklerin İsviçre’deki mevduatları, temettü gelirleri ve diğer gelirleri hakkında, İsviçre’den bilgi alabiliyor. Uzmanlar İsviçre’deki hesapların artık gizli olmaması sonucunda, binlerce hesabın başka ülkelere kaydığını, özellikle gelişmekte olan ülkelerden varlıklı müşterilerin İsviçre bankalarındaki varlıklarını daha güvenli başka offshore adreslere aktardığını savunuyor.