Avusturya'nın önde gelen günlük gazetelerinden Kurier, bir askeri istihbarat görevlisine dayandırdığı haberinde Avusturya'nın resmi makamlarına gerçekleştirilen sanal saldırıların arkasındaki Türk hackerın kimliğinin tespit edildiğini kaleme aldı.
Kurier gazetesinin dün yayımlanan haberinde Avusturya Ordusu İstihbarat Ofisi'nin (Heeresnachrichtenamt) yaptığı araştırma sonucunda ABD'de yaşayan Türk hacker'ın kimliğinin tespit edildiği aktarıldı.
Amerikalı haber ajansı AP ise bağlantıya geçtikleri Avusturyalı istihbarat servisi yetkililerinin gazetede çıkan haberi doğruladığını belirtti.
Kurier gazetesinin haberinde, Avusturya'nın maruz kaldığı çok sayıdaki bilgiyasar saldırısının arkasında ABD'nin Kentucky eyaletinde yaşayan Arslan A. isimli bir Türk aktivistin yer aldığı belirtildi.
Avusturya parlamentosu 7 Şubat'ta yaptığı açıklamada sitesinin 20 dakika kapanmasına yol açan saldırıyı Aslan Neferler Tim'in (ANT) üstlendiğini açıklamıştı.
Türkiye medyası da geçtiğimiz aylarda Avusturya'ya Türk hackerlar tarafından gerçekleştirilen saldırıları haber yapmıştı.
'Renkli bir karakter'
Gazete, Bowling Green kasabasında yaşayan, Osman T. ya da General Osman olarak da bilinen Arslan A.'nın renkli bir profile sahip olduğunu yazdı.
Amerikan vatandaşı olduğu tahmin edilen Arslan A.'nın erkek kardeşi ve kuzeniyle, üç yatak odası ve iki banyosu olan rahat bir tek katlı evde yaşadığı öne sürüldü.
Siber saldırılar birçok ülke için tehlike yaratmaya devam ediyor.
Mesleğinin ne olduğu sorulduğunda siber güvenlik uzmanı olduğunu söylediği belirtilen Arslan A.'nın ABD ile çok fazla bağının olmadığı, Facebook'taki çoğu arkadaşının Türk olduğu ifade edildi.
Arslan A.'nın Facebook fotoğraflarında kendisini Türk ordusunun resmi üniforması içinde göstermeyi sevdiği kaleme alınırken elinde bir tüfek tuttuğu belirtildi.
Kimliği bilinmeyen bu hackerların kendilerine 'asker' demeyi sevdiği yazıldı.
'150 ülkede 600 bilgisayar kullanılıyor'
Avusturya Ordusu İstihbarat Ofisi'nin Arslan A.'nın siber saldırılarına kanıtlar bulduğu belirtilirken Arslan A.'nın fanlarıyla Twitter, YouNow, ve Instagram gibi gibi kanallar üzerinden iletişim kurduğu aktarıldı.
Arslan A.'nın siber saldırı gerçekleştirmek için 150 ülkede enfekte olmuş 600 bilgisayarı kullandığı belirtildi.
Gazete bunun görece küçük bir sistem olduğunu belirtiyor.
Çok sayıda kuruma siber saldırı
Avusturya hükümetinin ve kamu kurumlarının çok sayıdaki sitesine geçtiğimiz aylarda siber saldırı gerçekleştirilmişti.
Avusturya parlamentosu
Gazete, geçen yıl 2 Şubat'ta Viyana havalimanına gerçekleştirilen saldırının siber saldırı serisinin ilki olduğunu söylüyor.
Ardından Merkez Bankası, Dışişleri Bakanlığı, Savunma Bakanlığı, parlamento ve istihbarat servislerinin hedef alındığı; ancak çoğunun geri püskürtüldüğü aktarılıyor.
'Moody's'e de saldırdılar'
Arslan A.'nın grubunun sadece Avusturya'yı değil, Türk karşıtı görünen birçok siteye saldırdığı belirtiliyor.
Bu hedefler arasında İsrail, Irak, ABD, hatta Moody's'in internet sitesi ile PKK'nın sunucularının olduğu söyleniyor.
Gazete, "Bu milliyetçi siber saldırı ekibinin Türk istihbarat servisi MIT'in bir kolu olarak devlet adına mı davrandığını, yoksa ülkesinin kurtarıcısı mı olduğunu tartışmak anlamlı değil. Saldırıların arkasındaki gerçek nedenleri bulmak zor olacak" dedi.
Avusturya Ordusu İstihbarat Ofisi'nin bu bilgileri ABD'li yetkililerle paylaştığı, bunun ardından hacker ekibinin profillerinin bir anda internetten yok olduğu, ABD'deki evin ise satılığa çıkarıldığı aktarıldı.
'Erken yayınlanmış bir haber'
AP ise haberi doğrulatmak için yaptığı araştırmanın Avusturyalı istihbarat servisleri arasındaki rekabeti gösterdiğini aktardı.
AP'ye elektronik posta ile bir yazılı açıklama yapan Anayasanın Korunması ve Terörle Mücadele Federal Ofisi, haberin dava olgunlaşmadan yayınlandığını ve soruşturmaya zarar verebileceğini söyledi.
'İçişleri Bakanı sinirlendi'
AP'ye göre İçişleri Bakanlığı'ndan bir yetkili ise ordunun bu işe karışmasından ötürü İçişleri Bakanı Wolfgang Sobotka'nın çok sinirlendiğini aktardı.
Aynı yetkili haberin yayınlanmasının hackerın görev başındayken yakalanmasını zorlaştırdığını belirtti.
