Dünya Kaynak: DW 19.09.2025 07:02

Almanya'da suç oranları patladı

Bıçaklı saldırı, şiddet ve uyuşturucu kullanımı ile ilgili haberler Alman kamuoyunda geniş yankı buluyor. Peki suç oranları gerçekten arttı mı? Almanya'da yaşamak tehlikeli mi?
Almanya'da suç oranları patladı

Gezi Blogger'ı Kurt Caz, yayımladığı bir videosunda "yeni Almanya'yı"  bir utanç, bir fiyasko olarak nitelendiriyor.

Caz, çekim yaptığı Frankfurt kentindeki tren istasyonunu çevreleyen bölgenin "yeni Almanya'yı" yansıttığını ve ülkenin artık tamamen suçlular, yasadışı göçmenler ve uyuşturucunun kontrolü altında olduğunu iddia ediyor.

Güney Afrikalı bir anne ve Alman bir babanın oğlu olarak Güney Afrika'da dünyaya gelen Caz, orada büyüdü ama aynı zamanda Alman vatandaşı.

Frankfurt'taki çekimlerinde, sokakta yerde yatan uyuşturucu bağımlıları görülüyor, uyuşturucu satıcısı olduğunu iddia ettiği biri onu tehdit ediyor, sonra bir kadın ona şişe fırlatıyor.

Yabancı düşmanı söylemlerle birleşince, bu video YouTube'da altı milyondan fazla, TikTok'ta ise on milyondan fazla izlenme alıyor. İnternette benzer başka videolara rastlamak da mümkün.

Belli ki bir sinir ucuna dokunuyor.

Peki, durum o kadar vahim mi? Frankfurt tren garı görüntüleri "yeni Almanya'yı" mı yansıtıyor? DW, bu soruları işin uzmanlarına sordu.

Almanya güvenli bir ülke mi?

Kriminolog Susanne Karstedt, Frankfurt'taki istasyon bölgesinin uzun zamandır fuhuşla karakterize edildiğini, bunun şiddet ve uyuşturucu suçlarında artışı beraberinde getirdiğini söylüyor.

Pek çok ülkede olduğu gibi, kentlerde suç oranlarının daha yüksek olduğu izole bölgeler bulunduğuna işaret eden Karstedt, zaten kırsal kesimlerden ziyade şehirlerde suç oranlarının daha yüksek olduğunu anlatıyor.

Peki neden Bremen, Berlin veya Frankfurt'ta suç oranları daha yüksek? En önemli nedenlerin biri, kırsal bölgelere kıyasla bu büyük kentlerde sosyal eşitsizliğin daha büyük olması.

Bununla birlikte kriminolog Susanne Karstedt, diğer Batı Avrupa ülkelerinde olduğu gibi Almanya'da da suç oranlarının 1980'ler itibariyle gerilediğine dikkat çekerek, "Almanya'yı çok güvenli bir ülke olarak görebiliriz" diyor.

Avustralya'daki Griffith Üniversitesi'nde ders veren Karstedt'e göre suç oranlarının düşmesinde en etkili faktör teknolojideki ilerleme. Örneğin, bugün bir arabanın kapılarının kilidi, eskisine göre daha zor açılıyor.

Kasıtlı adam öldürmede Almanya'nın durumu nasıl?

Uluslararası suç oranları karşılaştırmaları ülkelerde güvenliğin ne durumda olduğu hakkında önemli ipuçları veriyor.

Uzmanlar, özellikle cinayet oranları karşılaştırmalarını şiddet olayları için önemli bir gösterge olarak değerlendiriyor. Çünkü Birleşmiş Milletler (BM) gibi kurumlarda çok geriye giden veri serileri mevcut.

Örneğin Almanya'da 2024'teki cinayetler mercek altına alındığında, işlenen kasıtlı cinayet oranı 100 bin kişide 0,91 olarak suç istatistiklerine yansımış. ABD bu oran 5,79. Hatta Güney Afrika ve Ekvador gibi ülkelerde 100 bin kişide 40'tan fazla.

Almanya'da 20 yıl önce bu oran daha yüksekti, kasıtlı cinayet oranı 100 bin kişide 2,5 olarak istatistiklere geçmişti.

Cinayetlerde uzun yıllardır gerileme olsa da bazı suçlarda, özellikle de şiddet olaylarında artış var.

Göçmenlerin suç oranları artışında bir etkisi var mı?

Almanya'ya gelen göçmenlerin, düzensiz göçmenlerin suç oranlarındaki artışta payı olup olmadığı hararetli tartışma konularının başında yer alıyor.

Çoğunlukla erkeklerin şiddete başvurduklarını söyleyen Susanne Karstedt, Batı Avrupa'ya gelen göçmenlerin de çoğunlukta erkek olmasının, artan şiddet olaylarındaki artışta bir rol oynadığına işaret ediyor.

"Birçok Batı Avrupa ülkesinde, çoğunlukla aileleri olmadan gelen ve bu ülkelerde sosyal kontrol olmadan yaşayan genç erkeklerin sayısında bir artış oldu. Onlardan birçoğu savaş deneyimleri nedeniyle derinden travmatize olmuş durumda" gözlemini paylaşan kriminolog, başarılı uyum süreçleri ve destekle birlikte bu suç oranlarının da düşeceği öngörüsünü dile getiriyor.

Suç işleme riskini artıran faktörler neler?

Göçmenler ve suç arasındaki ilişkiye bakıldığında, göçmenlerin yerli nüfusa göre daha az suç işlediğinin görülebileceğinin altını çizen Karstedt "Şu ya da bu ülkeden gelmiş olmak değil, işsizlik ve perspektif yokluğu gibi faktörler de suçu teşvik ediyor" diyor.

Almanya Ekonomi Araştırma Enstitüsü'nün (Ifo) bir çalışması, çarpıcı bulgular ortaya koyuyor. Yürütülen çalışmada, cinsiyet ve yaşın yanı sıra, özellikle ikamet yerinin de suç işlenmesinde rol oynadığı sonucuna varılıyor.

Köln'deki Polis Akademisi'nden kriminolog Gina Rosa Wollinger, göçmenlerin kırsal kesimlerden ziyade şehirlerde ikamet ettiklerine dikkat çekerek, "Kentsel alanlar, suçla çok daha güçlü bir şekilde ilişkili. Yani suçu açıklayan şey göç özelliğinin kendisi değil" diyor.

Bunu gençlik suçları alanında yapılan araştırma sonuçlarının gözler önüne serdiğine dikkat çeken Wollinger, "Alman ve Alman olmayan gençler arasında şiddetin nedenlerinin bire bir aynı olduğunu açıkça görüyoruz. Ancak konu şu: Göçmen gençlerde risk faktörleri daha yüksek" bilgisini paylaşıyor.

Peki risk faktörleri neler? Rosa Wollinger bunları şöyle sıralıyor: "Bunlar arasında eğitim düzeyi, örneğin evde şiddet deneyimleri veya şiddet meşrulaştırıcı erkeklik normlarına onay gibi faktörler yer alıyor."

Karanlıkta kalan şiddet vakaları

Suç istatistiklerine, sadece polis kayıtlarına geçmiş şiddet olayları yansıyor. Oysa bazı şiddet vakaları polise yansımıyor. Bunların başını özellikle aile içi şiddet vakaları çekiyor.

"Yabancı" diye bakılanların şiddet olayları istatistiklere yansırken, aile içi şiddet vakaları karanlıkta kalıyor. Bu nedenle istatistiklerin toplumsal sorunlara gerçekten ayna tutup tutmadığından emin olunamıyor.

Karstedt, 25 yıl önce memleketi Almanya'dan ayrılarak önce İngiltere sonra da Avustralya'da yaşamaya başlamış. Sık sık ülkesi Almanya'yı memleketi Hamburg'ı ziyaret ediyor. Peki geldiğinde kendisini güvende hissediyor mu?

Kriminolog, bu soruyu "Her zaman güvende hissettim. Genel olarak Almanya güvenli ve dost canlısı bir ülke" diye yanıtlamaya başlıyor. Sonra da kısaca "Güvenli, ama belki de Avustralya kadar dost canlısı değil" diye ekliyor.