Sebze, meyve, balık ve zeytinyağını esas alan Akdeniz mutfağının yaşlandıkça beyin hücrelerinin korunmasına yardımcı olabileceği bildirildi. ABD'de yaşları ortalama 80 olan 674 kişi üzerinde yapılan araştırmada, Akdeniz diyetiyle beslenenlerin beyinlerinin daha hacimli olduğu görüldü.
Bu şekilde beslenenlerin, farklı beslenmeyi yeğleyenlere kıyasla, hacim olarak 5 mililitre daha fazla sinir hücresine ve 6,41 mililitre daha fazla sinir lifine sahip oldukları saptandı.
Akdeniz diyetinde doymuş yağ asitleri, süt ürünleri, et ve kümes hayvanları daha az tüketiliyor; alkol tüketimi de görece daha düşük oluyor.
Amerika'daki araştırma daha fazla balık ve daha az et yenmesinin beyindeki küçülmenin azalmasıyla da orantılı olduğunu gösterdi.
Neurology dergisinde yayımlanan araştırmayı yürüten New York'daki Columbia Üniversitesi'nden Dr. Yian Gu "İnsanların yalnızca sağlıklı bir beslenme düzeni izleyerek beyindeki küçülmeyi önleyebilecekleri ve yaşlanmanın etkilerini azaltabilecekleri olasılığı bakımından bu sonuçlar heyecan verici." dedi.
Alzheimer Derneği Araştırma Merkezinden Dr. James Pickett ise, "Balık, sebze, baklagiller ve sert kabuklu yemişlere dayalı sağlıklı beslenmenin beyin için iyi olduğuna ilişkin veriler giderek artıyor." dedi ve şöyle sürdürdü:
"Bu araştırma da beslenme düzeninin olası yararları konusunda yeni bilgiler sağlıyor ama Akdeniz diyetinin yaşlandıkça beyninizin küçülmesini durdurabileceğini kanıtlamıyor.
Beynini sağlıklı tutmanın diğer yolları, olabildiğince fiziksel egzersiz yapmak, sigaradan vazgeçmek ve tansiyonu sürekli kontrol altında tutmak."
İngiltere Alzheimer Araştırmaları'ndan Dr. Laura Phipps de, araştırmacıların beslenmenin beyin üzerindeki etkilerini incelemeye devam ettiğini kaydetti ve "Bu araştırma, sağlıklı yaşlılarda Akdeniz diyetiyle beynin hacmi arasında bir ilişki kuruyorsa da, özellikle bu tür besin seçiminin bunama riskinde bir değişim yaratıp yaratmayacağını bilemiyoruz. Bu çalışmadan, diyetle beyin hacmi arasındaki ilişkinin altında yatan nedenin ne olacağını bilmek, ne gibi etmenlerin rol oynamış olabileceğini tahmin etmek güç." dedi.