Avrupa Birliği (AB) Konseyi, savunma sanayisini güçlendirmek üzere ortak üretim ve tedarikte kullanılacak 150 milyar euroluk fonu onayladı.
Avrupa için Güvenlik Eylemi (SAFE) adı verilen yeni mali araçla, savunma sanayisi üretimindeki öncelikli alanlarda yatırım yapmak isteyen üye ülkelere destek verilecek ve Avrupa Savunması Teknoloji ve Sanayi Üssü (EDTIB) projesi kapsamında acil ve geniş kapsamlı yatırımların finansmanı sağlanacak.
SAFE ile ihtiyaç durumlarında savunma teçhizatının erişilebilir olması, mevcut kapasite açıklarının giderilmesi ve AB'nin savunmaya hazırlık kabiliyetinin güçlendirilmesi hedefleniyor.
AB devlet ve hükümet başkanlarından oluşan AB Konseyi'nin bugün onayladığı plan, öncelikle Rusya'dan gelebilecek tehditlere karşı AB ülkelerini hazır hale getirmeyi amaçlıyor. Batılı istihbarat teşkilatları, Rusya'nın en geç 2030 yılında Avrupa'da yeni bir savaş başlatabilecek askerî kapasiteye kavuşacağını öngörüyor.
SAFE süreci nasıl işleyecek?
SAFE projesi kapsamında kaynaklar, üye ülkelerin talebi üzerine ve ulusal savunma planları temelinde uzun vadeli kredi olarak aktarılacak. Kredi garantileri AB bütçesi üzerinden verilecek. AB desteği olmadan da uluslararası piyasalarda uygun koşullara kredi alma imkânı bulunan Almanya'nın SAFE'den yararlanması beklenmiyor. Ancak Alman şirketleri, ortak tedarik programları üzerinden büyük siparişler kazanmayı umut ediyor.
Üye ülkelerin savunma projeleri arasındaki uyumu artırmak üzere kredi alabilmek için en az iki üyenin ortak başvuru yapması teşvik ediliyor. Mevcut jeopolitik durum ve savunma alanında dev yatırımlara duyulan acil ihtiyaç nedeniyle bir üye ülkenin tek başına tedarik için başvurması da mümkün kılınıyor ancak bu tedarik programının süresi kısıtlı tutuluyor.
Üçüncü ülkeler ve Türkiye
SAFE projesi, üçüncü ülkelerle savunma alanında iş birliği açısından da yeni bir sayfa açıyor. Proje kapsamında Ukrayna ile Avrupa Ekonomik Alanı (EEA) ve Avrupa Serbest Ticaret Birliği (EFTA) ülkeleri de AB'ye üye ülke muamelesi görecek. Bu bağlamda Ukrayna'nın yanı sıra İzlanda, Lihtenştayn, Norveç ve İsviçre de ortak tedarik programlarına katılabilecek ve AB bu ülkelerin sanayilerinden alım yapabilecek.
SAFE projesi kapsamında, aralarında Türkiye'nin de bulunduğu katılım süreci içindeki ülkeler, üye adayı ülkeler ve potansiyel adaylar ile Birleşik Krallık gibi AB ile Güvenlik ve Savunma Ortaklık anlaşması bulunan ülkeler de ortak tedarik projelerine katılabilecek.
İki kategori ve yüzde 35 kuralı
AB, SAFE kapsamında savunma ürünlerini iki kategoriye ayırıyor. Birinci kategoride cephane ve füzeler, derin hassas vuruş yetenekleri de dahil olmak üzere topçu sistemleri; kara muharebe ekipmanları ve destekleyici sistemler, kritik altyapı koruması, siber güvenlik; karşı hareket kabiliyeti dahil askeri hareket kabiliyeti yer alıyor.
İkinci kategoride ise hava ve füze savunma sistemleri, deniz yüzey ve su altı kabiliyetleri, dronlar ve anti-dron sistemleri, stratejik hava taşımacılığı, havadan havaya yakıt ikmali ve C4ISTAR sistemleri gibi, ancak bunlarla sınırlı olmayan stratejik sağlayıcılar ile uzay varlıkları ve hizmetleri, uzay varlıklarının korunması, yapay zeka ve elektronik harp bulunuyor.
İkinci kategorideki savunma ürünleri, SAFE çerçevesinde daha sıkı koşullara tabi olacak. Ayrıca yüklenicilerin tedarik edilen savunma ürününün tasarımının tanımlanması, uyarlanması ve gelişimi üzerinde karar verebilme imkânına sahip olması gerekecek.
Her iki kategoride de tedarik sözleşmelerinde "yerlilik oranı" şartı getiriliyor. Buna göre tedarikte AB'ye üye ülkeler, Ukrayna, İzlanda, Lihtenştayn, Norveç ve İsviçre dışından parçaların maliyeti, nihai ürünün tahmini maliyetinin yüzde 35'ini geçemeyecek.
SAFE projesi, AB Resmi Gazetesi'nde yayımlanmasının ardından 29 Mayıs'ta yürürlüğe girecek.