Reuters haber ajansına göre Asyalı üst düzey bir diplomat, Cumhuriyetçi Trump'ın Demokrat Başkan Yardımcısı Kamala Harris'e karşı ABD seçimlerini kazanmasının ardından 193 uluslu dünya örgütünde biraz endişeye neden olduğunu söyledi.
Adının açıklanmaması kaydıyla konuşan diplomat, “Bazı dosyalar için fonları iptal etse bile, işlemsel yönetimin bazı alanlarda BM ile işbirliği yapacağına dair bazı umutlar da var; sonuçta, dünyada BM'den daha büyük veya daha iyi bir varlık var mı?” dedi.
ABD'nin BM'deki rolünün azalması, küresel diplomaside etkisini arttıran Çin'e kapı açabilir.
Trump ikinci dönem dış politikası hakkında çok az ayrıntı verdi, ancak destekçileri onun güçlü karakterinin ve “güç yoluyla barış” yaklaşımının yabancı liderleri kendi iradesine boyun eğdirmeye yardımcı olacağını söylüyor. Ukrayna'daki savaşı sona erdirme sözü verdi ve Gazze'de Hamas ve Lübnan'da Hizbullah ile çatışmalarında İsrail'e güçlü destek vermesi bekleniyor.
BM'nin başlıca endişeleri arasında ABD'nin mali katkısını azaltmaya karar verip vermeyeceği ve Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Paris İklim Anlaşması gibi kilit çok uluslu örgüt ve anlaşmalardan çekilip çekilmeyeceği yer alıyor.
ABD'nin BM'ye en büyük katkıyı yapan ülke olması, çekirdek bütçesinin yaklaşık yüzde 22'sini ve barışı koruma bütçesinin yüzde 27'sini sağlaması ve onu Çin'in takip etmesi nedeniyle ABD'nin finansmanı en büyük endişe kaynağıdır.
Bir ülke ödemelerini iki yıla kadar aksatabilir ve bunun sonucunda da Genel Kurul'daki oy hakkını kaybedebilir.
Trump ilk döneminde ABD'nin diplomatik ve yardım bütçelerinin yaklaşık üçte birinde kesintiye gidilmesini önermiş, buna BM barışı koruma ve uluslararası örgütlere sağlanan fonlarda ciddi kesintiler de dahil edilmiş, ancak ABD hükümetinin federal bütçesini belirleyen Kongre bu öneriyi reddetmişti.
Bir BM sözcüsü o dönemde yaptığı açıklamada, önerilen kesintilerin tüm temel çalışmaların sürdürülmesini imkansız hale getireceğini söyledi.
Uluslararası Kriz Grubu BM İşleri Direktörü Richard Gowan şunları söyledi: “BM Sekretaryası yıl boyunca Trump'ın geri dönüşüyle karşı karşıya kalabileceğinin farkındaydı. ABD'nin olası bütçe kesintilerinin nasıl yönetileceği konusunda perde arkasında akıllıca bir planlama yapıldı."